Muhalefeti baskılama
İktidarın Demokrasiye Yönelik Baskıcı Uygulamaları
Ülke yönetiminde bulunan iktidar, demokratik hukuk devletlerinde kabul edilemez kararlar almaktadır. Muhalefet partilerini yargı aracılığıyla baskı altına almakta ve siyasi alanlarını kısıtlamaktadır. Bu kısıtlamalarla muhaliflere gözdağı verirken aynı zamanda seçimlerde karşılarına çıkacak adayları belirlemeye çalışmaktadır.
CHP’nin Esenyurt ve Beşiktaş belediye başkanlarının tutuklanmasının ardından CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın da gözaltına alındı ve yurtdışına çıkışı yasaklandı. Benzer şekilde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da konuşmaları nedeniyle soruşturma altına alındı.
Zafer Partisi Lideri Ümit Özdağ, Ankara’da bir restoranda gözaltına alınarak İstanbul’a götürüldü ve geceyi emniyette geçirdi. Diğer yandan, Cumhurbaşkanı’na hakaret iddialarından suçsuz bulunmasına rağmen halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği gerekçesiyle tutuklandı.
İktidar, hoşuna gitmeyen haber veya yorumlar yapan gazetecileri de gözaltına almaktadır. Ancak gazetecilerin ve muhalefet partisi liderlerinin eleştirileri demokrasiyle bağdaşmaz.
Anayasal Hakların Kısıtlanması
İktidarın anayasal güvence altında olan ifade ve basın özgürlüğünü kısıtlaması anayasaya aykırıdır. Anayasa’nın 26. ve 28. maddeleri ifade ve basın özgürlüğünü güvence altına almaktadır. Ancak gazetecilerin ve siyasi parti liderlerinin gözaltına alınması özgürlüklerin kısıtlanması anlamına gelmektedir.
İktidarın anayasaya ve hukuka uygun davranmaması Türkiye’yi uluslararası alanda da olumsuz etkilemektedir. Bu durum, Türkiye’nin demokratik devletler topluluğundan uzaklaşmasına neden olmaktadır.
Muhalefetin Sorumluluğu
Muhalefet partilerine düşen görev, demokrasi için birlikte mücadele etmektir. Anayasa’nın ve uluslararası mahkeme kararlarının uygulanmasını sağlamak, ifade ve basın özgürlüğünün korunması için birlikte hareket etmektir.
Eğer muhalefet partileri demokratik mücadelede birlik sağlayamazlarsa, özgürlüklerine kavuşamayan liderler, gazeteciler veya yazarlar olabilir. Bu nedenle, mevcut anayasayı uygulamayan bir iktidarla yeni anayasa yapmanın anlamı olmayacaktır. Muhalefet partilerinin bu gerçeği görmesi gerekmektedir.