Bu kahveyi içmeden önce iki kez düşünün

Kafeinli İçeceklerin Tehlikeleri: Beslenme Uzmanları Uyarıyor

Her sabah kafeinli içeceklerle güne başlayanların dikkatine! Beslenme uzmanları, kafelerde sıkça tercih edilen sütlü veya aromalı kahve çeşitlerinin aslında sağlığınızı tehdit edebileceği konusunda uyarıyor. Bu içeceklerin yüksek şeker, yağ ve kalori içeriğiyle dikkatli olmak gerektiğini belirtiyorlar.

Son yıllarda popülerliği artan matcha latte, chai latte ve özellikle mevsimsel favori Pumpkin Spice Latte gibi içeceklerin aslında birer kalori bombası olduğunu biliyor muydunuz? İçlerine eklenen tatlandırıcılar, şuruplar, krema bazlı karışımlar ve süt türevleri sayesinde kalori miktarı hızla yükseliyor. Özellikle mocha ve aromalı latte gibi içeceklerin fazla şeker ve yağ içeriğiyle sağlığınızı riske attığını unutmayın.

En Sağlıklı Kahve Hangisi?

Uzmanlara göre çözüm, kahveyi sade ve bilinçli bir şekilde tüketmekten geçiyor. Filtre kahve, espresso ve americano gibi katkısız ve şekersiz içecekler, kafein ihtiyacını karşılamak için en doğru seçeneklerden biridir. Bu içecekler ekstra kalori yüklü olmadığından sağlığınızı korurken kafein keyfini de yaşamanıza olanak tanır.

Uzmanlar, “Kahvenin sağlığa zararlı olduğunu düşünmeyin, doğru tüketildiğinde oldukça faydalı bir içecektir” diyor. Yapılan araştırmalar, kahvenin tip 2 diyabeti önleyici, karaciğer sağlığını destekleyici hatta Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklara karşı koruyucu etkilere sahip olabileceğini gösteriyor. Ancak günlük 2 ila 5 fincan kahve tüketiminin ideal olduğunu unutmayın. Aşırı kafein alımı ise çarpıntı, uykusuzluk, anksiyete gibi yan etkilere neden olabileceğinden, kafein tüketiminde ölçüyü kaçırmamak önemlidir.

Related Posts

Takviyelerde doğru zamanlama ve dost-düşman eşleşmeler ne zaman, ne kadar, ne ile alınır?

Takviyeler faydalı olabilir, ancak doğru zamanda ve doğru besinlerle alınmazsa etkileri yarı yarıya düşer. Bazı kombinasyonlar ise zararlı olabilir. Demirle çayı, kalsiyumla magnezyumu,
D vitaminiyle kahveyi aynı anda alırsanız, emilim savaşını başlatmış olursunuz. Doğru eşleşme kadar yanlış çiftten de kaçınmak gerekir.

Kullandığı termos sonunu getirdi

Uzun yıllar boyunca kullandığı termos sonunu getirdi. Tayvan’da yaşayan bir adamın akciğer enfeksiyonu, vücuduna sızan ağır metaller nedeniyle hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Yapılan araştırmada adamın kullandığı termostan kaynaklı öldüğü açıklandı.

Kalp sağlığı için atılması gereken adım sayısı açıklandı: Yıllardır yanlış biliyormuşuz

Yürümek, yalnızca bir yerden başka bir yere gitmenin yolu değil; kalbinizi güçlü tutan, dolaşımınızı destekleyen ve genel sağlığınızı iyileştiren en doğal egzersiz yöntemlerinden biri. Uzmanlara göre düzenli yürüyüş, kan basıncını dengeler, kolesterol seviyelerini iyileştirir ve kalp hastalıkları riskini önemli ölçüde azaltır. Peki günde kaç adım atılmaı? Uzmanlar açıkladı.

Sıcak havalarda gıda enfeksiyonu riski artıyor

Bilkent Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Fatma Eser:’Son iki haftadır hem poliklinik hem de acil başvurularında bulantı, kusma, ishal vakalarında bir artış olduğunu gözlemliyoruz. Genellikle, gıda zehirlenmesi olduğunu söyleyebiliriz.’ ‘Dikkat edilecek bazı besinler var. Özellikle daha da dikkatli olunması gereken yumurta içeren krema, pasta gibi dışarıda tüketebileceğimiz ürünler var. Tavuk tüketilirken de daha dikkatli olmak gerekiyor’

Bakan Işıkhan yeni düzenlemeyi duyurdu: 48 bin kanser hastası için umut olacak

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz Kabine Toplantısı’nın ardından kamuoyuna duyurduğu kanser ilaçlarının geri ödeme listesine alınmasının detaylarını paylaştı. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) geri ödeme listesine 5 yeni akıllı kanser ilacının eklendiğini belirten Işıkhan, bu düzenlemenin yaklaşık 48 bin kanser hastası için umut ışığı olacağının altını çizdi.

Kalça kırığı kader değil

Osteoporozun en çok korkulan sonucu kalça kırığıdır. Çoğu zaman bir düşme ile başlar ve hayat boyu sürecek sorunlar kalır. Kırıktan sonra ameliyat, uzun hastane süreçleri, yürüme kaybı ve bağımsızlığın yitimi söz konusu. Peki kimler daha riskte, ne yapabiliriz?